30 Kasım 2013 Cumartesi

Fesleğene Ağıt

Birkaç zaman önce yolda karşılaşmıştık.
Onun için en güzel saksıyı seçtim.
Toprağını özenle aradım,  ilk defa toprağa para ödedim mesela.
Köklerini o siyah poşetten narince çıkarıp, toprağa, ellerimle yaptığım yuvasına yerleştirdim.
İlk suyunu verdiğim anda yaprakları tebessüm etmişti, yorgun halde.
Sonra güneşle buluşturdum onu.
Güneşin ona dokunmasına bile izin verdim.
Saksı altlığını kendi ellerimle yaptım.
Birde suluk yaptım onun için.
Her sabah güneşe götürdüm, akşamları özlemle geri getirmek için.
Güneşin ona kızıp saklandığı günler telaşa kapıldım.
Her döktüğü yaprak için beraber ağladık, herbirine tören düzenledim.
Yaprak yaprak koklaştık günlerce.
Ve…
Son baharda öleceğini duydum.
Daha derin kokusunu almaya çalışıyorum şimdilerde ama nafile: hüzün kokuyor artık.
Sanki yaprakları yeşilin içinde kurumuş.
Her gün yas tuttuğumdan habersizce, güneşle buluşmaya gitti.

***************************************************************

Yukarıda bulunan yazıyı yazdığımda, ilkbahar yeni yeni geliyordu. 
Fesleğen, yaz yeni yeni gelirken öldü. 
Şu anda, kış yeni yeni gelmekte.

Zaman yine, yeni lale zamanı.

***************************************************************
fesleğene ağıt
ölü fesleğen

Yukarıda bulunan resim: yazının konusu olan fesleğene aittir.

Related Articles

0 yorum:

Yorum Gönder