20 Mayıs 2014 Salı

Neden Çalışmak İstemiyorum

Neden çalışmak istemiyorum?
Neden ders çalışmak istemiyorum?
Neden bir işte çalışmak istemiyorum?
Neden bu işte çalışmak istemiyorum?

Benzer soruları sıkça düşünürüz, tartışırız. Bu soruları çoğu zaman çözüm için sorarız. Psikoloji bilimi sırf bu soruna cevap bulmak için çalışan uzmanlar yetiştirmiştir. Çalışmak için motivasyon sağlamak başlı başına bir bilim dalı haline gelmektedir. Bizi ateşli bir çalışana dönüştürecek bir aspirin icat edilmediği sürece bu soruları sormaya devam edeceğiz ya da “çalışmak istiyormuş” gibi yaparak  “mutluluk maskeleri” takacağız.

Tek bir amaç için cevap arıyoruz. Sorunu çabucak çözmek istiyoruz. Çalışmak istememek bir sorun mu? Bu yazıda çalışma kavramına derinlemesine bakmaya çalışacağız. Size aspirin vermeyeceğiz ama neyle karşı karşıya olduğunuzu ve yalnız olmadığınızı ifade etmeye çalışacağız. “İsteksizliğinizin haklılığına dayanak oluşturma” muzipliğini hedefleyeceğiz.

Çalışma Kavramına Etimolojik Bakış

Çalışma kavramına etimolojik açıdan bakıldığında,batı dillerinde “çalışma” anlamına gelen “travail”, Latince işkence aletini ifade eden “tripaliun”dan türediği görülür. Romalıların ve Yunan uygarlıklarının kullandığı “labour” sözcüğü de “zahmet”, “yorgunluk” ve acı gibi anlamlar çağrıştırmaktadır(Wrenn, 1964, s.25). Dolayısıyla, çalışma kavramı, yabancı dillerde kullanıldığı şekli ile etimolojik yapısı incelendiği zaman, anlam olarak sıkıntı ve acı kelimelerine karşılık gelmektedir(Lordoğlu vd., 1999, s.1.).

Çalışmak istemiyorum

Tarihsel Perspektifte Çalışma Kavramı

İlkel Toplumlarda Çalışma

Bu dönemde çalışma ve toplumsal hayat arasında gerçek bir işbirliği vardır. Bu yaşam biçiminde çocuklar, yiyecek toplamada kadınlara yardım ediyor, erkekler avlanıyor, yaşlılarsa yönetiyor ve denetliyordu(Aydoğan, 2000, s.32).


Köleci Toplumlarda Çalışma

Bu dönemde çalışma, çalışarak bir mal ve hizmet üretme, özgür insanlar için aşağılayıcı bir uğraş olarak ele alındığı için, üretim, köleler, tutsaklar ve halkın aşağı ve hor gördüğü kesimlerce gerçekleştirilmekteydi(Bozkurt, 2000, s.18).


Feodal Toplum Düzeninde Çalışma

Bu dönemde Antik Çağ’ın köleleri serfleştirilmiştir denebilir(Marks-Engels, 1992, s.52). Serfler mal değildir,alınıp satılamaz ancak üzerinde yaşadığı toprağa ve toprağın sahibine bağlıdırlar ve toprağı işlemek ve ekip biçmekle sorumludurlar.


Çalışmayı Olumsuzlayan Düşünürler

Paul Lafargue

Lafargue, aşırı çalışan ve giderek yoksullaşan işçilere tepkisini şu şekilde göstermiş ve çalışmaya karşı hırsını gözler önüne sermiştir( Lafargue, 1996, s.30):
“Çalışın, çalışın proleterler, toplumsal serveti ve kendi yoksulluğunuzu  artırmak için çalışın. Çalışın ki, daha da yoksullaşarak daha çok çalışmak ve yoksullaşmak için bir takım nedenleriniz olsun.”


Erich Fromm

Sermaye sahibi, tıpkı bir makinayı “kullanır” gibi bir başka insanı kullanır. Her ikisi de, ekonomik çıkarlar peşinde birbirlerini kullanırlar(Fromm, 1996, s.105). Fromm, insanın yaşamını sürdürebilmesi için bildiklerinin ve yapabildiklerinin yeterli olmadığını ifade etmiş, başarıyı büyük ölçüde insanın kişiliğini ne ölçüde iyi sattığına bağlamıştır.


André Gorz

Çalışmadan çok çalışma sürelerinin kullanımına yönelik düşünceleriyle bilinmektedir. Gorz, “sosyal çalışma” süresinin azaltılmasından yana olup, “kimse mesleğini günde ortalama dört saatten fazla yapmasın” düşüncesini ileri sürmüştür(Gorz, 1985, s.116). Böylelikle kalan zamanlarda bireyler, kendi kendilerinin işlerini yapabilecek zamana sahip olacak hatta kendilerini geliştirme fırsatı bulabileceklerdir.


Görüldüğü gibi "çalışmak istememek" sizi sorunlu bir birey yapmaz. Sorun belki de çalışmanın kendisi.





Kaynak: Keser, Aşkın; Çalışma Psikolojisi, Ekin Yayın, Üçüncü Basım, Bursa, 2012.
Kitapla İlgili Not: Aşkın Hocanın “Çalışma Psikolojisi” kitabı çalışma hayatına ilişkin bir başucu kitabıdır. Hem ciddi bir kaynak olması hem de kolay anlaşılır olması nedeniyle her fırsatta açılıp bakılası bir kitaptır. Almak isteyenler pek çok yerden temin edebilirler.

Related Articles

0 yorum:

Yorum Gönder